Kalp ve Damar Cerrahisi

Varis Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Bu yazımda varislerin tedavi edilmezse ne olacağından ve ne gibi sonuçlara neden olacağından detaylı olarak bahsedeceğim. Varis tedavi edilmezse ne olur, ilerdi dereceli varisler ne gibi şikayetlere neden olur, varis kanama yapar mı gibi soruların cevaplarını merak ediyorsanız yazımın kalan kısmını okumanızı öneririm.

Varis tedavi edilmezse

Varis hastalığı tedavi edilmediği sürece ilerleme eğiliminde olan bir hastalıktır. Varis hastalığında sorunlu damarda kirli kan birikir. Zamanla biriken kirli kan damarın yapısını bozar ve dolaşım neredeyse duracak seviyeye gelir.

İlerlemiş varislerde hastalarda şiddetli bacak ağrısı, kramplar ve bacaklarda ağırlık hissi görülür. Buna ek olarak dolaşımın bozulmasına bağlı olarak kanama ve bacak ülseri ismi verilen ve geçmesi oldukça zor olan bacak yaraları görülebilir. Bu aşamalarda yaşanan kanamaların bazıları evde hastanın kendi tarafından durdurulabilirken bazı durumlarda kanamanın durdurulması için doktor müdahalesi gerekir.

İleri dereceli yani tedavisi geciktirilen varisler hastaların yaşam kalitesini oldukça düşürür.  Bu nedenle varis tedavisinin geciktirilmeden yapılması önerilir. Varisler erken evrelerde ameliyatsız, çağdaş yöntemlerle klinik ortamında, kalıcı olarak kısa sürede tedavi edilebilir.

  • Geçmeyen bacak yaraları (varis ülseri) oluşabilir.
  • Dolaşımın bozulmasına bağlı olarak pıhtı – akciğer embolisi- atabilir. (Pıhtı atması tehlikeli bir durumdur. Ölümcül olabilir)
  • Bacaklarda yürümeyi zorlaştıracak düzeyde şiddetli ağrı görülebilir.
  • Flebit oluşumu görülebilir.
  • Varis hastalığında ilk etapta yalnızca estetik kaygı yaratan ciltte renk değişimleri görülür. Ancak zamanla bu renk değişimleri estetik kaygıya ek olarak iltihap riskine neden olabilmektedir.

Varis hastalığı toplumda oldukça sık görülen bir sorundur. Bu nedenle doğru tanı ve tedavi için CEAP sınıflandırması geliştirilmiştir.  CEAP sınıflandırmasına göre varisler temel olarak 6 kategoriye ayrılarak incelenmektedir.

C (Clinical) Klinik Bulgular

E (Etiology )Etiyolojik Faktörler

A (Anatomy) Anatomik Dağılım

P (Pathophysiology) Patofizyolojik Durum

Varis hastalarında CEAP sınıflandırması nedir

C0 bacaklarda varise dair hiçbir bulguya rastlanmadığını göstermektedir.

C1 ise estetik kaygıya neden olan kılcal damar çatlamalarının görüldüğünü belirtmektedir. Kılcal damarlar toplardamarlar gibi ana damarlarda gelişmez. Bu nedenle sağlık açısından riskli değildir. Yalnızca estetik kaygıya neden olur. Zamanla büyük varislere dönüşmez. Yalnızca örümce ağı gibi yayılabilir. Bu nedenle sıklıkla örümcek ağı varisler olarak da anılmaktadır.

C2 aşamasında yeni yeni varis oluşumları gözlenir. Bu aşamalarda hastalarda rahatsız edici şikayetler görülmez. Hafif düzeyde bacak ağrıları, şişlik ve belirginleşen damarlar görülür.

C3 aşamasında yukarıda sayılan şikayetlere ek olarak hastalarda ödem şikayeti de görülmektedir. Bu aşamada varislerin boyutu da daha büyük ve kalındır.

C4 aşamasında hastalarda görülen şikayetler rahatsız edici boyuttadır. Bacaklarda şiddetli ağrılar görülür. Buna ek olarak geceleri uykudan uyandıracak düzeyde kramplar görülebilir. Şişlik, ödem ve kaşıntı şikayetlerinde de artış görülmektedir. Bu aşamada hastalarda yürüme güçlüğü de görülebilir.

C5 bu aşamada büyük varisler görülür. Kirli kanın damarda birikmesi damara baskı yapar. Bu durumda kanama şikayetleri sıklıkla görülebilir. Kanama şikayeti bazen kolaylıkla durdurulabilirken, bazı durumlarda doktor müdahalesi gerekecek aşamada olabilir.

C6 aşamasında dolaşım neredeyse duracak aşamadadır. Dolaşımda sorun olmasına bağlı olarak kanama ve bacak yaraları görülebilir. Bu aşamada oluşan bacak yaralarının iyileşmesi oldukça zordur. Yaranın oluştuğu alanda sağlıklı kan akışı olmaz. Bu nedenle yara kendiliğinden iyileşemez. Tedavi ile bile iyileşme süreci oldukça zor ve meşakkatlidir.

Varis Ülseri Nedir Nasıl Geçer?

Varis yarası nasıl tedavi edilir sorusunu cevaplamadan önce varislerin erken dönemde kolaylıkla ve hastanın hayat kalitesini etkilemeden tedavi edilebileceğinin altının çizilmesi faydalı olacaktır. Varislerinizi yara ve kanama gibi ciddi şikayetler görülmeden erken dönemde tedavi ettirmeniz önerilmektedir.

Varis yaralarının geçmesi oldukça zordur. Bunun nedeni ise bölgedeki damarlarda varis oluşması ve buna bağlı olarak sağlıklı kan akışı olamamasıdır. Sağlıklı kan akışı olmaması dokuların yenilenmesini ve yaranın iyileşmesini engellemektedir.

Bu tür yaraların tedavisinde en etkili yöntem prp uygulamasıdır. PRP uygulaması sağlık ve estetik alanında yaygın olarak kullanılmaktadır. Bu uygulama kişinin kendisinden kan alınarak gerçekleştirilmektedir.

Uygulama için ilk olarak kişinin kendisinden kan alınır. Daha sonra alınan bu kan prp tüplerine konularak santrifüj cihazına yerleştirilir. Bu cihaz sayesinde kanın gereksiz kısımları ayrıştırılarak trombositten zengin kısmı elde edilir.

Trombositler hücre yenilemeden sorumludur. Bu sayede dokunun onarılmasında ve yara iyileşmesinde oldukça etkilidir.

Elde edilen trombositten zengin kan yaranın uygun yerlerine enjekte edilerek yara dokusunun iyileşmesi sağlanır.

 Uygulama yaranın derinliğine ve büyüklüğüne göre 3-4 seans veya daha fazla sürebilir. Seans aralıkları genellikle 15-20 gündür. Ancak doktorun tercihine göre daha kısa ya da daha uzun olabilir.

Ameliyatsız varis tedavisi yöntemleri ile hastalıktan kurtulmak hem kolay hem de ekonomiktir. Bu nedenle hastalığı ilerletmek yerine mutlaka tedavisini yaptırmalısınız. Bursa’da varis tedavisi için Op. Dr. İlknur Güler, ücretsiz muayene imkanı sunmaktadır. https://www.drilknurguler.com/iletisim/

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir